15 Mart 2016 Salı

Lanetli- K. A. Tucker

Tanıtım:


Kitabın adı: Lanetli
Orjinal adı: Anathema
Yazarın adı: T. A. Tucker
Yayınevi: Yabancı
Baskı: 1. Baskı Nisan 2015
Alınan tarih: 3 Mart 2016
Sayfa: 352
Fiyatı: 22₺
Puanım: 6.8/10


Arka kapak:


“Aşk, macera, tehlike, ihanet… bu seride hepsi var.” – The Bookish Babes

“Dozunda macera ve aşk beni kitabın içine çekti ve sonuna kadar koltuğumun kenarında tuttu.” – Shelly Crane, New York Times ve USA TODAY Çok Satan Yazarı

“Bu hikâyede hiçbir şeyi tahmin etmeniz mümkün değil!” – Magical Urban Fantasy Reads
 
Evangeline gençlik yıllarında adeta görünmezdi.
 
Koruyucu ailesi duygusuz bir robota benziyordu ve sınıf arkadaşları genel olarak o yokmuş gibi davranıyorlardı. On sekiz yaşına girmek üzereydi ama tamamen yalnızdı ve birileriyle bağ kurmak için yanıp tutuşuyordu. Herhangi birisiyle…

Bir kafede Sofie ile karşılaştığında aradığı kişiyi bulduğunu düşünmüştü. Sofie’nin asistanı olması için sunduğu teklifi kabul ederek her şeyini geride bırakıp Manhattan’a taşındığında, kendisini pırlantaların ve sınırsız harcanan paranın sıradan olduğu, lüks bir dünyanın içinde bulmuştu.
 
Tüm bu cömertliğin ortasında, etrafında dönen gariplikleri göz ardı etmesi son derece kolaydı: Sofie’nin sergilediği tuhaf ve şiddet eğilimli davranışları, canavar gibi koruma köpekleri. Hatta kâbuslarında gördüğü kanlı cinayetleri, mağaralarda yaşayan evsizleri ve beyaz gözlü iblisi, özellikle de yakışıklı Caden’ı. Ama bir gece uyandığında boynundaki diş izleri bu peri masalının çabucak uçup gitmesine neden olmuştu. Yavaş yavaş Sofie’nin ve arkadaşlarının sırları ortaya çıkıp da diş izlerinin açıklaması ve rüyaları netleştikçe, gerçeğin hayal bile edemeyeceği kadar korkunç ve gizemli olduğunu fark etmişti. 

Şimdi, Evangeline’in yalanlarla dolu bir dünyada hayatta nasıl kalacağına karar vermesi gerekiyordu!




Yorumum:

Kitabı genel olarak sevdim. Okuduğum farklı vampir kitaplarından birisiydi. Kitapta puan kırmamı gerektiren en temel olay, mantık hataları ve olayların-kişilerin bir anda ortaya çıkması ve bölümler arası olay geçişlerinin çok hızlı olmasıydı. Yer yer kafam karıstı okurken. Kim kimdi neciydi diye büyük bir süre sıkıntı yaşadım.

Evangeline, çok hızlı şekilde farklı bir dünyaya adım attı ve bunu nedense hiç yadırgamadı. Bu durum bana çoğu kitapta olduğu gibi anlamsız geliyor. Yani hırlı mıdır hırsız mıdır bilmezsin etmezsin! Nasıl şak diye bir anda hoooop haydi gidelim!! Bu nedir yaa!! Nasıl bir rahatlıktır. Yürek mi yedin!! Yani bilemiyorum. Bu kısım bana çok hızlı geldi. Birşey diyemiyorum.

Evangeline, kimsenin umrunda olmayan sönük bir kızken, bir gün Sophie ile tanışıyor ve o an! onun teklifini kabul ederek, onunla beraber başka bir yerde yaşamaya karar veriyor. Sophie, ona güzel bir kolye hediye ediyor..

Çok zenginler. Bir anda bolluğun içine düşüyor Evangeline. Hunharca harcanan paralar, her şey elinin altında.. Bolluk bin beşyüz..

Zaman geçtikçe Evangeline ilginç rüyalar görmeye başlıyor ve bir gün uyandığında boynunda bir ısırıkla karşılaşıyor.

Bundan sonra ise hayatı tepetaklak oluyor ve öğrenip yaşadığı şeyler onun tamamen hayatını değiştiriyor.

Kitap güzeldi. Sıkılmadan okudum. Dedidiğim gibi mantık hataları da olmasa..




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder