14 Nisan 2016 Perşembe

Kusursuz Katil-Ward Larsen

Tanıtım:


Kitabın adı: Kusursuz Katil
Orjinal adı: The Perfect Assassin
Yazarın adı: Ward Larsen
Yayınevi: Agapi
Baskı: 1. Baskı Mart 2016
Alınan tarih: 14 Nisan 2016
Sayfa: 480
Fiyatı: 22₺
Puanım: 8/10


Arka kapak:

Devletlerin, dünya üzerinde kontrolü elde tutmak için verdikleri güç savaşı tarihi yönlendirir. Hiçbir şey göründüğü gibi değildir ve tek bir mükemmel an tarihin akışını değiştirebilir… 

Atlantik Okyanusu’na tek başına açılan Amerikalı genç Doktor Christine Palmer, şaşırtıcı bir keşif yapar; soğuk sularda hayatta kalan bir adam, kurtulmak için ahtapot gibi ona yapışır. Fakat bu sağ kalan kazazedede göründüğünden çok daha fazlası vardır.

David Slaton bir Kidon’dur; iyi eğitimli, oldukça titiz ve çok tehlikeli bir suikastçı. Kidon, hem avcı hem de avdır ve kendisiyle beraber çevresindekiler de ciddi bir tehlike içindedir. Bu tehlikeden sıyrılmak için zamana karşı yarışmak zorundadır.

Ödüllü yazar Ward Larsen, casusluk ve entrikanın çetrefilli öyküsünü, bir keskin nişancı hassasiyetiyle dokumuş.




Yorumum:

Christine Palmer, tek başına Atlantik Okyanusu'na açılmış şekilde karşımıza çıkıyor. Bir anda karşısına suyun içinde yardıma muhtaç bir adam çıkıyor. Adam ingilizce bilmiyor gibi. Söylenenlere ne tepki veriyor ne de konuşuyor.

Devletlerin, dünya üzerinde kontrolü elde tutmak için verdikleri güç savaşı tarihi yönlendirir. Hiçbir şey göründüğü gibi değildir ve tek bir mükemmel an tarihin akışını değiştirebilir…

İşte şu paragraf, suan kitapla ilgili düşüncelerimin bir kısmının özeti gibi.. Her zaman devletler arası politikalardan, entrikalardan, siyasi şaklabanlıklardan, siyasetin magazin bülteni gibi ağıza sakız oluşundan her zaman nefret etmişimdir ve bu kitap bana bir kere daha bunu kanıtladı. Söyleyecek söz bulamıyorum. Okuduğum en stratejik kitaplardan birisiydi. Polisiye-gerilim diye düşündüm başlarken ama şuan okuduğum kitap bunun çok ama çok ötesinde çıktı. Gercekten anlatıma hayran kaldım.

David Slaton bir kidon. Bir suikastçi. Çok tehlikeli ve aranan birisi.

Kitabı okurken Christine'e sinir oldum. Yani resmen dertsiz başına dert aldı. Yahu okyanusa tek başına açılmak neyin nesi!! İnsanlardaki bu ilginç fantaziler beni delirtiyor. Bir film vardı çok oldu izleyeli. Kapak resminde "insanın başına ne gelirse meraktan gelir" yazıyordu. Korku filmiydi ve ciddi anlamda meraklı insanların başına gelen dehşet olayları anlatıyordu. İşte macerayı her zaman çok abartılı aramamak lazım sanırım. Kadın başına derdin ne Christine.. 

Okuduğum satırlar su gibi aktı. Kendimi bir film karesinin ortasında gibi hissettim sürekli. Devletler arasındaki gizli olaylar gerçekten sinirimi bozdu. Durumdan cok bahsetmek istemiyorum çünkü zaten tadı orada.

Kitap çok ilginç geldi bana. Kitabı sevdim. Ama benim icin tahmin edilebilir bir sondu. Okumak isteyenler bence bekletmesin. Güzel bir kitap okuyacaksınız.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder