26 Şubat 2016 Cuma

Bu Da Geçecek- Milena Busquets

Tanıtım:

Kitabın adı: Bu Da Geçecek
Orjinal adı: Tambien Esto Pasara
Yazarın adı: Milena Bosquets
Yayınevi: Domingo
Sayfa: 191
Fiyatı: 20₺
Baskı: 2. Baskı Ekim 2015
Alınan tarih: 27 Ocak 2016
Puanım: 5.5/10


Arka kapak:

“Tuhaftır ama hiçbir zaman kırklarımı düşünmemiştim. Yirmili yaşlarımdayken otuzlarımı hayatımın aşkıyla ve çocuklarımızla geçireceğimi düşünürdüm. Yumurta kırmayı bile bilmeyen ben, altmışlarıma geldiğimde torunlarıma elmalı turtalar yapacağımı hayal ederdim; ne var canım, öğreniverirdim işte.Ve seksenlerimde, yıkkın bir nine olarak arkadaşlarımla viski içecektim. Gelgelelim bir türlü kırklı yaşlarımı öngöremiyordum. Ellilerimi de öyle. Ama işte buradayım. Annemin cenazesindeyim ve üstüne bir de kırk yaşındayım.” 

Taslak olarak ortaya çıktığı anda dünya yayıncıları arasında bir heyecan dalgası yaratan ve henüz yayımlanmadan hakları 33 ülkeye satılan Bu da Geçecek, kırklarında bir kadının kaybettiği annesinin ardından yazdığı sessiz bir mektup; kadın olmak, özgürce, zarafetle yaşamak ve yaşlanmak üstüne baş döndürücü dürüstlükle yazılmış bir itirafname. Romanın tepesinde Akdeniz güneşi, önünde deniz, hanesinde ise güzel dostlar ve aşıklar var. En hüzünlü anlarda bile eğlenceli ve hayat dolu dilini koruyan –“Neşeli olmak bir zarafet biçimidir,” diyor bir satırında– büyüleyici bir roman. 

Hayattan kocaman bir ısırık koparmaya kararlı, etkileyici bir ses. ARA, İspanya 

Küçük ama unutulmaz bir roman. Marie Claire, Fransa 

Bir roman ‘ferahlatıcı’ olarak nitelendirilebilir mi? Bu da Geçecek, on altı derecelik deniz suyuna dalmak gibi. Le Figaro


Yorumum:

Blanca'nın annesinin kanserden ölmesiyle başlıyor kitap. Annesinin yokluğunda boşluğa düşen Blanca kendini farklı şeylerle oyalamay çalışıyor. Kitap, Blanca'nın ağzından sanki annesine anlatıyormuş gibi yazılmış. Annesi hastalandıktan sonra Blanca daha içine kapanık bir ruh hali içine giriyor. Hastalığın ve ölümün izini cinsel ilişkilerle silmeye çalışıyor.

Anlatılan olaylar hiç benim tarzım değil. Hoppa hayat yaşayan ve bunlara özendiren şeyleri hiç sevmiyorum. Herkes annesini kaybedebilir. Bence Blanca, annesinin ölümünü sadece bir aracı olarak kullanıp kendini saçma sapan işlere vuruyor.

Sonuc olarak sende bir annesin. Otur evlatlarınla ilgilen bence!! Cenazeye gelen yakışıklıdan sanane!! Çok rahatsız edici bir olay cidden. Annen ölmüş ama senin aklın başka yerlerde. Yaaa bilemiyorum. Kitaptan umduğumu bulamadım. Bir kadın ancak bu kadar aciz ve zavalla gösterilebilirdi. Onlara göre bu bir güç gösterisi mi bilmiyorum!!

Kitapta yazarın hayatından da birşeyler bulacağımız notu düşülmüş. Umarım bu okuduklarım sadece bir kurgudur. Kimseyi asla ve aska yadırgamak istemem ama bu yaşam tarzı bana göre değil.

Kitap beklentimi hiç karşılamadı cidden. Ne desem bilemiyorum. İnsanların içkide, kumarda, sigarada yada uyuşturucuda birşeyleri aramaları ne zaman son bulacak. Evlerden uzak olsun hepsi.. Söyleyeceğim çok şey var aslında ama susacağım. Yorumum burada kalsın böyle. Anlayan anlamıştır.

Zaten okurken sinirim tepeme cıktı. Kocaman kocaman puntolar. Kitabın her yanı geniş geniş aralıklar. "100 sayfalık bir kitabı ne yapsak da 200 sayfa olarak bassak diye mi düşğnmüşler.. 10₺lik kitabı nasıl 20₺lik yapsak diye mi düşünmüşler bilemedim.." Yani aslında sıfır vermem lazım bu kitaba. Ama emeğine işte birşey diyemiyorum. Neyse.. Umarım yardımcı olabilmişimdir..




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder